Hobi bahçesi yasal mı? Hobi bahçelerinin yasal durumu, üzerinde kurulduğu arazinin niteliğine ve gerekli izinlerin alınıp alınmadığına bağlıdır. Eğer hobi bahçesi, imar planında arsa olarak tanımlanmış bir arazide kurulmuş ve tüm yapılaşmalar için yasal izinler (inşaat ruhsatı vb.) alınmış ise, bu şekilde bir hobi bahçesi oluşturmak mevzuata aykırı değildir . Ancak uygulamada karşılaşılan durum genellikle bunun tersidir: Hobi bahçeleri çoğunlukla tarım arazileri üzerinde izinsiz ve ruhsatsız şekilde kurulmaktadır. Mevzuata göre, tarım arazilerinin küçük parçalara bölünerek yapılaşmaya açılması ve üzerinde izinsiz inşaat yapılması yasaktır . Nitekim Ankara Valiliği de yaptığı açıklamada, kamuoyunda “Hobi Bahçeleri” olarak bilinen bu izinsiz yapılaşmaların 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile 3194 sayılı İmar Kanunu başta olmak üzere ilgili kanunlara aykırı olduğunu vurgulamıştır .
İçindekiler
ToggleTarım arazilerinde izinsiz inşa edilen hobi bahçelerine ilişkin 2020 yılında önemli bir yasal düzenleme yapılmıştır. 7255 sayılı Kanun ile 5403 sayılı Kanun’da yapılan değişiklik sonucu, tarım arazilerindeki izinsiz yapılaşmayı önlemek amacıyla ağır idari para cezaları, yıkım kararları ve hatta hapis cezasına varan müeyyideler getirilmiştir . Bu düzenlemeye göre, tarım arazisini tarım dışı amaçla izinsiz kullananlara metrekaresi başına para cezası verilmekte, kaçak yapılar mühürlenip yapı tatil tutanağı düzenlenerek durdurulmakta, devamı halinde valilikçe faaliyet tamamen durdurulmaktadır . 5403 sayılı Kanun m.21 uyarınca, izinsiz yapıların yıkılması ve arazinin eski haline getirilmesi de hükme bağlanmıştır . Özetle, tarım arazisi üzerinde kurulmuş ruhsatsız hobi bahçeleri yasal değildir ve kanunen hem idari yaptırıma hem de yıkıma tabidir .
Diğer yandan, eğer hobi bahçesi amacıyla kullanılan arazi tarım vasfında değil ve imar planında örneğin rekreasyon alanı, konut alanı gibi farklı bir kullanımda ise, bu durumda kişinin kendi arazisinde hobi bahçesi yapması prensipte yasaldır . Yine de, bu tür arazilerde dahi inşa edilecek her türlü yapı için belediyeden inşaat ruhsatı alınması gerektiği unutulmamalıdır.

Hobi Bahçesi Nedir? (Ankara’da Nasıl Yaygınlaştı)
Hobi bahçeleri, şehirlerin dışında kalan geniş arazilerin küçük parsellere bölünerek kooperatifler veya dernekler aracılığıyla vatandaşlara satılmasıyla ortaya çıkan küçük bahçe alanlarıdır . Özellikle pandemi döneminde şehir hayatından uzaklaşıp toprakla uğraşma isteği, Ankara’da da hobi bahçesi edinenlerin sayısını artırmıştır . Bu bahçeler, hafta sonu vakit geçirmek ve hobi amaçlı meyvesebze yetiştirmek için cazip görünse de, çoğunlukla tarla vasfındaki tarım arazileri üzerinde kurulmaktadır. Tapuda tarım arazisi görünen bu alanlar üzerine genellikle prefabrik veya ahşap yapılar inşa edilerek küçük kulübeler oluşturulmaktadır . Hobi bahçelerinin kontrollü ve planlı alanlar yerine kontrolsüz biçimde yaygınlaşması, Ankara gibi büyükşehirlerin çevresinde tarım topraklarının amaç dışı kullanımına yol açmıştır . Bu durum, tarımsal üretimin zarar görmesi ve altyapısız kaçak yapılaşmanın artması gibi sorunları beraberinde getirmiştir
Hobi Bahçesi için İmar İzni (Yapı Ruhsatı) Gerekir mi?
Evet, hobi bahçesi kapsamında herhangi bir yapı yapmak için imar izni (yapı ruhsatı) gereklidir. İmar Kanunu’na göre, bir arazide kalıcı veya geçici yapı yapmak, bunun eklenti ve tadilatlarını gerçekleştirmek ruhsata tabidir . Dolayısıyla hobi bahçesi arazisine kulübe, prefabrik ev, konteyner veya seraya benzer bir yapı koymak isteyenlerin mevzuata uygun izin alması zorunludur. Aksi halde yapılan yapı kaçak yapı statüsünde olacak ve yıkım tehdidiyle karşılaşacaktır. Nitekim uzmanlar, “Ruhsatı olmayan her şey kaçaktır” diyerek bu konuda vatandaşları uyarmaktadır .
Hobi bahçesi satışı yapan bazı kişi veya kooperatiflerin “konteyner koyabilirsiniz, bir şey olmaz” şeklindeki söylemlerine kanmamak gerekir . Gerçekte, tarla vasfındaki arazilerde bırakın ev yapmayı, parselin ancak %5’ine kadar tarımsal amaçlı basit yapı yapılabileceği (örneğin küçük bir depo veya tarım malzemesi barınağı) kuralı vardır ve bu dahi izne tabidir . Ruhsat alınmadan yapılan kulübe, foseptik, sondaj gibi işler de idari yaptırım konusu olabilir. Örneğin, kaçak sondaj yapanlar tespit edildiğinde yüz binlerce lira ceza kesilebilmekte ve açılan kuyu betonla kapattırılmaktadır . Kısacası, hobi bahçenizde bir yapı veya altyapı tesisi kurmayı planlıyorsanız mutlaka ilgili belediyeden izin başvurusu yapmalısınız.
Hobi Bahçeleri Neden Yıkılıyor? Hangi Kararlarla Yıkım Yapılıyor?
Son dönemde Ankara başta olmak üzere birçok ilde hobi bahçelerine yönelik yıkım işlemleri başlamıştır . Bu yıkımların temel nedeni, yukarıda bahsedilen kanun ihlalleri ve tarım arazilerinin amaç dışı kullanımıdır. Hobi bahçeleri, verimli tarım topraklarını küçük parçalara bölerek ekim yapılmasını engellediği ve ülke tarımına zarar verdiği için kamu otoritelerince yasadışı bir uygulama olarak görülmektedir . Ayrıca çoğu hobi bahçesi alanı ruhsatsız yapılaşmayla dolu olduğundan, imar mevzuatının ihlali söz konusudur.
Ankara Valiliği’nin 2025 tarihli kapsamlı denetimleri, Ankara il genelinde toplam 19 bin dekar büyüklüğünde arazide kurulmuş 2.240 adet hobi bahçesi parseli tespit etmiştir. Bu parsellerin 840’ının kooperatifler eliyle izinsiz biçimde yapılaşmaya açıldığı belirlenmiş ve valilikçe idari ve adli işlemler başlatılmıştır . Yapılan toplantılar neticesinde tarım arazilerindeki bu kaçak hobi bahçelerinin elektrik, su, doğal gaz gibi altyapı hizmetlerinin kesilmesi kararlaştırılmıştır . Ankara özelinde, özellikle Ayaş, Gölbaşı, Çubuk ve Sincan (Yenikent) ilçelerinde hobi bahçesi adı altında yoğun kaçak yapılaşma olduğu saptanmıştır . Ankara Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, kaymakamlıklar ve İl Tarım Müdürlüğü iş birliğiyle, bu yapılar hakkında topyekûn bir mücadele başlatılmıştır . 2020’de çıkarılan kanun sonrasında Ankara genelinde tarım arazileri üzerine yapılmış yaklaşık 2.000 kaçak yapı için yıkım kararı alınmış durumdadır .
Uygulamaya konulan kararlar kapsamında, imar izni olmayan hobi bahçesi yapılarının elektrik, su, yol gibi hizmetlere erişimi kesilmiş; mevcut kaçak yapılar için de yıkım işlemleri fiilen başlamıştır . Yetkililer, tarım arazilerinin yeniden tarıma kazandırılması amacıyla bu yapıları yıkarak arazileri temizlemeyi ve eski haline getirmeyi hedeflemektedir . Yıkımlar genellikle belediyelerin encümen kararları ile veya valiliklerin talimatıyla gerçekleştirilmektedir. 3194 sayılı İmar Kanunu gereğince belediyeler, sınırları içindeki ruhsatsız yapıları tespit ettiklerinde yıkım kararı almaya mecburdur . Aynı şekilde, 5403 sayılı Kanun’un verdiği yetkiyle il tarım müdürlükleri ve valilikler de tarım arazilerindeki izinsiz yapıları raporlayarak bunların kaldırılması için kararlar almaktadır.
Örneğin, Ankara Valiliği 30 Mayıs 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, tarım arazilerinde izinsiz yapılan hobi bahçelerine karşı tüm kurumların iş birliğiyle mücadelenin kararlılıkla süreceğini, kamu düzenini ve tarımın sürdürülebilirliğini tehdit eden bu tür yapıya kesinlikle müsamaha gösterilmeyeceğini duyurmuştur . Bu kapsamda alınan kararlar, devletin tarım topraklarını koruma iradesini göstermektedir
Tapu Masrafı Hesaplama Aracı için Tıklayınız
Belediye Hobi Bahçesini Yıkabilir mi?
Evet. Belediyeler, sınırları içindeki kaçak yapılaşmaları yıkmak konusunda yasal yükümlülüğe sahiptir. İmar mevzuatı gereği, belediye bir bölgede ruhsatsız inşa edilmiş hobi bahçesi yapıları olduğunu fark ettiğinde ya da vatandaşlardan şikâyet geldiğinde, bu kaçak yapıları yıkmak ve sorumlularına idari para cezası kesmek zorundadır . Hatta belediyenin herhangi bir nedenle bu görevi yerine getirmemesi halinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı (tarım arazileri söz konusuysa Tarım ve Orman Bakanlığı) devreye girip bu yapıların yıkımını doğrudan gerçekleştirebilir. Bakanlık yıkımı kendi yaptırırsa, harcanan masrafları iki katı olarak ilgili belediyeden tahsil etmekte ve sonuçta bu bedel de yapı sahiplerine rücu ettirilmektedir .
Yani hukuken, bir belediyenin hobi bahçelerine göz yumması mümkün değildir; aksine yıkmadığı takdirde sorumluluk altına girer. Nitekim uygulamada bazı belediyeler başlangıçta yaptırımları ağır bulup müdahalede yavaş kalsa da, valilik ve bakanlıkların baskısıyla yıkım sürecine katılmak durumunda kalmışlardır. Özetle, belediyeler hobi bahçelerini yıkabilir ve yıkmak zorundadır, aksi halde üst makamlar tarafından yaptırımla karşılaşabilir

Belediye ve Valilik Kararlarının Hukuki Dayanakları
Hobi bahçelerine ilişkin alınan yıkım ve ceza kararlarının hukuki dayanağı, hem imar mevzuatı hem de tarım arazilerini koruma mevzuatıdır. Valiliklerin ve tarım müdürlüklerinin dayanağı öncelikle 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’dur. Bu kanunun 20 ve 21. maddeleri, tarımsal arazilerin amaç dışı kullanımını yasaklayarak, izinsiz kullanımlar halinde idari para cezaları verilmesini, yapıların kaldırılmasını ve arazinin eski hale getirilmesini emretmektedir . Özellikle 2020 yılında 5403 sayılı Kanun’a eklenen hükümler, tarım arazilerinin hisselere bölünerek satılması ve üzerlerine izinsiz yapı konulması hallerine karşı ciddi yaptırımlar içermektedir. Kanun, valiliklere ihlali tespit etme, faaliyeti durdurma, para cezası uygulama ve yapıların yıkılmasını sağlama görevini vermiştir . Hatta hükme göre, belediye veya il özel idaresi bir ay içinde izinsiz yapıları yıkmazsa, Bakanlık doğrudan yıkımı yapıp masrafını ilgili kişilerden tahsil edebilir .
Belediyeler ise 3194 sayılı İmar Kanunu ve bağlı yönetmelikler çerçevesinde hareket etmektedir. İmar Kanunu, ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılaşmayı yasaklar ve belediyelere bu tür yapıları tespit ettiği anda mühürleyip durdurma, akabinde encümen kararıyla yıktırma görevini yükler. Ayrıca 775 sayılı Gecekondu Kanunu da, imar planı olmaksızın kendiliğinden yapılan yapıların yıkılabileceğini düzenlemektedir. Dolayısıyla hem idari (belediye/valilik kararı) hem de gerektiğinde adli (cumhuriyet savcılıkları aracılığıyla) yollarla bu yapılar hakkında işlem yapılmaktadır.
Örneğin, kaçak hobi bahçesi yapıları aynı zamanda Türk Ceza Kanunu m.184 kapsamında “imar kirliliğine neden olma” suçunu oluşturur. Bu suçun oluştuğunu tespit eden belediye, savcılığa suç duyurusunda bulunmak zorundadır . TCK 184 gereğince, yapı sahibi hakkında ceza davası açılabilir ve ruhsatsız yapı yıkılmaz veya yasal hale getirilmezse 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilebilir. Özetle, hem idari hem cezai açıdan hobi bahçelerine yönelik işlemler mevcut yasal dayanağını bu düzenlemelerden almaktadır
Ankara Avukat Desteği için Tıklayınız.
Hobi Bahçesi Yıkım Kararları İptal Edilebilir mi? (Yargı Kararları)
Hobi bahçesi sahipleri, aleyhlerine uygulanan para cezaları ve yıkım kararlarına karşı hukuk yollarına başvurabilmektedir. İdari para cezalarına karşı genellikle 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz edilmesi gerekir . Yıkım kararları ise bir idari işlem olduğundan, tebligat tarihinden itibaren 60 gün içinde idare mahkemesinde iptal davası açılabilir. Mahkemeler, dosyadaki duruma göre yürütmenin durdurulması kararı vererek yıkımı geçici olarak durdurma yetkisine de sahiptir. Ancak, genel olarak yargı mercileri tarım arazilerindeki kaçak yapılaşmaya karşı alınan önlemleri kamu yararı gerekçesiyle hukuka uygun bulmaktadır. Yine de bazı emsal kararlar ve istisnai durumlar ortaya çıkmıştır.
Örneğin, Bursa Kestel ilçesinde bir grup hobi bahçesi sahibi, arazilerinin tarım arazisi olmadığını ve imar planlarında farklı bir kullanımda olduğunu kanıtlayarak, haklarında verilen yıkım kararını iptal ettirmeyi başarmıştır. Bu süreçte söz konusu arazilerin imar planında “rekreasyon alanı” olarak tanımlanması sağlanmış ve böylece hobi bahçeleri yasal statüye kavuşmuştur . Yine Bursa’da Yıldırım ilçesinde 2021 yılında bir hobi bahçesi bölgesindeki bazı yapıların “prefabrik ev” niteliğinde olması nedeniyle yıkım kararı alınmışken, bazı bahçe sahipleri yargı yoluna başvurarak bu kararı durdurmuştur. İtirazı inceleyen mahkeme, ilgili yapıların basit sökülebilir nitelikte olduğunu değerlendirip “basit tadilat” kapsamında sayılabileceğine hükmetmiş ve yıkımı engellemiştir . Bu örnekler, her ne kadar tüm hobi bahçesi sahipleri için genellenemese de, somut olayın koşullarına göre hukuki mücadelenin sonuç verebildiğini göstermektedir.
Bununla birlikte, Danıştay’ın konuyla ilgili kararları genel olarak idarenin tutumunu destekler niteliktedir. Örneğin, Danıştay 10. Dairesi 2023 yılında verdiği bir kararda, tarım arazisinde izinsiz hobi bahçesi kurduğu için para cezası ve eski hale getirme yaptırımı uygulanan bir kooperatifin itirazında, bu tür ceza ve yıkım işlemlerine karşı idari yargının görevli olduğunu belirterek davanın esasının görülmesi gerektiğine hükmetmiştir . Bu karar, hobi bahçesi sahiplerinin idari yaptırımlara karşı yargı yolunun açık olduğunu ortaya koymaktadır. Ancak yargı yoluna başvurmak, her zaman yapıyı kurtaracak anlamına gelmez; mahkemeler çoğunlukla mevzuata açıkça aykırı olan yapıların yıkımını hukuka uygun bulmaktadır. Özellikle usul eksikliği (örneğin, tebligat hatası, savunma hakkı ihlali gibi) olmadıkça, yıkım işlemlerinin iptali zor olabilir. Özetle, yıkım kararları kural olarak iptal edilmiyor olsa da, uygun şartlar mevcut ise (arazinin tarım vasfında olmaması, planlama değişikliği imkanı, yapının teknik olarak ruhsata bağlanabilir olması gibi) iptal kararı verilebildiği örnekler de mevcuttur.

Hobi Bahçesi Kullanan Vatandaş Ne Yapmalı? (Hukuki Öneriler)
Hobi bahçesi sahibi veya alıcısı konumundaki vatandaşların, hukuki sorun yaşamamaları için çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Arsa satın almadan veya bir hobi bahçesine yatırım yapmadan önce mutlaka şu adımları atmalısınız:
- Arazinin imar durumunu araştırın: Almayı düşündüğünüz veya kullandığınız arazinin tapu niteliğini ve imar planındaki kullanım amacını öğrenin. Tapuda “tarla” görünen ve kırsal alan statüsünde olan yerler genellikle imarsızdır ve buralarda konut veya yapı izni verilmesi çok zordur . Özellikle Ankara’da hobi bahçesi adıyla pazarlanan birçok yer aslında tarım arazisidir. Belediye imar biriminden veya ilçe tarım müdürlüklerinden araziyle ilgili izin alınıp alınamayacağını mutlaka sorun.
- Kooperatif satışlarına dikkat edin: Hobi bahçelerinin birçoğu kooperatif hissesi şeklinde satılmaktadır. Kooperatif üyeliği yoluyla aldığınız arazide müstakil tapu sahibi olamazsınız; sadece ortaklığınız olur ve yaptığınız yapı kooperatifin malı sayılabilir . Bu nedenle kooperatifin yasal durumunu, mali yapısını ve arazinin gerçek tapu durumunu iyice inceleyin. Aksi halde hem mülkiyet hakkınız zayıf kalır hem de bir yıkım durumunda muhatap bulmakta zorlanabilirsiniz.
- İzin almadan yapı yapmayın: Hobi bahçenizde küçük bir baraka, prefabrik ev, konteyner dahi koymadan önce ilgili belediyeye danışın. Bazı belediyeler, bahçe kulübesi gibi belirli büyüklüğün altındaki yapılara “basit yapı izni” verebilir veya bunları ruhsata tabi olmadan tolere edebilir. Örneğin bazı yörelerde subasman seviyesini aşmayan ufak yapılar için esneklik tanınabildiği belirtilmektedir . Ancak bu, her yerde geçerli değildir. Genel kural, ruhsatsız hiçbir yapı yapmamaktır . Aksi halde yıkım masrafları ve cezalarla karşılaşabilirsiniz .
- Resmi projelere yönelin: Belediyelerin veya kamu kurumlarının tarım arazisi dışında oluşturduğu mevzuata uygun hobi bahçesi projelerini tercih edebilirsiniz. Örneğin, bazı belediyeler şehirlerde “kent bostanları” adı altında uygun alanları hobi amaçlı kullanım için kiraya vermektedir . Bu tür resmi projelerde altyapı ve izin sorunları olmayacağı için hukuki riskiniz de olmaz.
- Cezai yaptırımları unutmayın: Kaçak yapılaşmanın yalnızca idari para cezası boyutu değil, ceza hukuku boyutu da vardır. Eğer hobi bahçenizde ruhsatsız bir yapılaşma varsa ve belediye bunu tespit ederse, TCK 184 gereği savcılığa ihbar yapmak durumundadır . Bu durumda “imar kirliliğine neden olma” suçundan hakkınızda ceza davası açılabilir ve mahkûmiyet halinde hapis cezası alabilirsiniz. Ancak Türk Ceza Kanunu, eğer yargılama sırasında yapınızı gönüllü olarak yıkıp eski haline getirirseniz ceza verilmemesi (veya verildiyse hükmün açıklanmasının geri bırakılması) gibi bir imkân tanıyor. Dolayısıyla, eğer hukuka aykırı bir yapı yaptıysanız, en geç mahkeme sürecinde kendiniz yıkarak ceza almaktan kurtulmayı düşünebilirsiniz.
- İmar Barışı ve af söylentilerine dikkat: 2018 yılında çıkarılan İmar Barışı düzenlemesi, o tarihe kadar yapılan kaçak yapıları kayıt altına almak amacıyla getirilmiş ve birçok yapıya Yapı Kayıt Belgesi verilmiştir. Ancak bu belge, özellikle tarım arazileri üzerindeki yapıları kalıcı olarak yasallaştırmamıştır. İmar Barışı döneminde yapı kayıt belgesi alan hobi bahçesi yapıları bile, eğer tarım arazisinde kalmaya devam ediyorsa, yıkım riskini ortadan kaldırmıyor . Nitekim “yapı kayıt belgesi aldım, artık yıkılmaz” düşüncesi doğru değildir; yapı kayıt belgesi bir imar izni yerine geçmez ve devlet gerekli görürse o yapıyı yine de kaldırabilir . Günümüzde hobi bahçeleri için özel bir af yasası da bulunmamaktadır. Zaman zaman siyasilerden “hobi bahçesi sorununu çözeceğiz” şeklinde beyanlar gelse de, 2020’deki düzenlemeyle hükümet aslında bu yapıları önlemeyi amaçlamıştır . Bu nedenle, söylentilere dayanarak hareket etmek yerine mevcut yasal duruma uygun davranmak en doğrusudur.
- Hukuki destek alın: Eğer hobi bahçenizle ilgili bir ceza kesildiyse veya yıkım tebligatı geldiyse, en kısa sürede bir avukat aracılığıyla hukuki yol haritası belirleyin. İdari para cezalarında kısa itiraz süresi (15 gün) olduğu için zaman kaybetmeyin . Yıkım kararlarında da mahkemeden yürütmeyi durdurma talep etme imkânınız olabileceğinden, dilekçelerin usulüne uygun hazırlanması önemlidir. Komşu bahçe sahipleriyle irtibat kurarak toplu hareket etmeyi de düşünebilirsiniz. Birlikte hareket eden vatandaşlar, seslerini daha güçlü duyurabilir ve gerekirse dernek kurarak kamu makamlarıyla müzakere yürütebilir . Unutmayın ki, tarım arazilerinin korunması kamu yararına olduğundan, tamamen çatışmacı değil, çözüm odaklı bir yaklaşımla (örneğin alanın imar planında farklı bir kullanıma alınması için girişimde bulunmak gibi) sonuç almaya çalışmak da faydalı olabilir.
Sonuç olarak, Ankara özelinde hobi bahçeleri şu an ciddi bir hukuki risk taşımaktadır. Arsa sahipleri ve kullanıcılar, mevzuata aykırı bir durumla karşı karşıya olduklarının bilinciyle hareket etmelidir. Tarafınıza ulaşan resmi bildirimleri asla göz ardı etmeyin; süresi içinde gerekli itirazları yapın. Güncel yargı içtihatlarını ve yasal düzenlemeleri takip ederek haklarınızı arayın. Böylece, hem kendi yatırımızı koruma şansınız olacak hem de hukukun gerektirdiği şekilde davranarak ileride doğabilecek daha büyük zararlardan kaçınmış olacaksınız.